26 Mart 2010 Cuma

KARA KOVAN

Karakovanın önünde bu günlerde sürekli bu şekilde birikme oluyordu. Bu gün içerisini açıp baktım. Durum aşağıda görüldüğü gibi. Şu an yaramazlık yok.

Arı mevcudu yukarıda ki gibi, bu sene biraz daha hızlı gidiyor gibi, hayırlısı.

Biraz duman vererek petekleri kontrol ettim. Bozuk şekilli olanları keserek aldım. Aslında köprüye kadar olan bölüm kesilerek alınacak fakat kesmedim, hala peteklerde bal mevcut, biraz daha beklesin bakalım, ilk fırsatta, kesilerek bahar bakımı yapılacak.
Daha sonra kapak kapatılacak ağustos ayına kadar açılmayacak, merakımızı gidermek için bazen dayanamıyoruz açıyoruz o zamanda arka kapağa yapıştırılan petekler kopuyor ve arı peteklerinin şekli değişiyor. En iyisi bahar bakımını yapıp kapatmak.

23 Mart 2010 Salı

BAHAR GELDİ

Baharın güzelliklerinden arılı çiçek resimleri.

Yavru uçuran bir kovan. geçen sonbaharda katlı olarak kışlatmak istemiştim, havaların iyi gitmesi mevcut azalması sonucunda, Sonbaharda katta iki çerçeve arı kalması üzerine, bu iki çerçeve arı da alt kata silkerek katı alınarak kuluçkalık olarak kışlatıldı. Bu günlerde durumu çok güzel, bende kendisini eski kovandan alarak temiz bir kovana aktardım.
Bu sene kovanların altı geçtiğimiz senelere oranla daha temiz durumda, Bir türlü gelmeyen kış mevsiminden sonra olanlar gayet normal, kovanlarda nem olayı da yok denecek kadar az, yanlızca iki kovanda taban tahtasında nem olayı vardı, o kovanlar da değiştirildi.


Hacı ağabeyin küçük karakovanı, bu gün onun da bahar bakımı yapıldı. Bal sağımı köprü denilen bölüme kadar olan petekler kesilerek yapılan karakovanlarda, bal sağımından sonra yapılmış olan petekler ve ön kısımda bulunan peteklerin alt kısımları kesilerek alındı. Arka kapaktan körükle duman verilince arılan kovanın önüne çıktılar.


Hacı ağabey küçük kütükkovanı ile görülüyor. Hacı ağabeyin deyimi ile, kütükkovan bizim bu bölge için yapılacaksa, bu kovanı gösterek bu kovandan dört parmak daha geniş olsa iyi olacağı anlatmasına rağmen, benim yaptığım kütük kovanlar bu kovandan çok büyük 4-5 kat daha büyük diyebilirim. Bakalım usta tarafından daha incelemedi, geçer notu nasıl alacaklar ben de merak ediyorum.


Geçenlerde bahçede bulunan gül ağaçlarının budadıktan sonra yukarıda görülen 30 cm. boyundaki dalları keserek, köklenmesi için evdeki çiçek saksının yanına diktim.



Şimdi işin ilginç yanı kaktüs çiçeğinin saksısına dikmem, dikilen gül dalları köksüz köklenmesi için bol suya ihtiyacı var. Kaktüs çiçeğinin ise tam tersine suya ihtiyacı çok az. Neyse hayırlısı bu işlem denek için yaptım, köklenme olayı gerçekleşirse istediğim gül çiçeğini köklendirip çoğaltabilirim. Son görüntüler bu şekilde, olacak gibi görünüyor.

16 Mart 2010 Salı

KAR YAĞDI


Bahar geldi derken dün pazartesi günü kalktığımda her taraf bembeyaz olmuştu. Fakat gündüz öğleden sonra eridi gitti.





Pazartesi günü Mahmudiye Eskişehir yolu. Ormanda çekilen görüntüler kış manzaraları.

13 Mart 2010 Cumartesi

GÜZEL BİR MART AYI




Bu resimleri birkaç gün önce çektim. Bu sene havalar güzel gidiyor. Bu gün ilçemizi biraz dolaştık meyva ağaçları bembeyaz görünüyor.


Sümbüller bitti sayılır. bir çoğu çiçeklerini dökmeye başladı.

Arılar durmaksızın polen taşıyorlar. Bu gün akşam üstü bir kovana baktım, güzel bal geliyor.


Sepetler Erhan hocamızın arılığından. dışarıdan bakılınca güzel görünüyorlar. Erhan hocamızın oğul sepetleri, bakalım bu sene kaç oğul verecekler.




9 Mart 2010 Salı

SOĞUK MART AY'INI BEKLERKEN

Anadolu da genelde soğuk geçen Mart ay'ı bu sene oldukça iyi gidiyor diyebiliriz. Ülkemizin batısı Trakya bölgesinde Köy yolları kar yağışları ile kapanırken, Mahmudiye'de badem ağaçları çiçeklendi. Bazı erik ağaçları da aynı şekilde çiçek açtılar. Atalarımızın söylemiş olduğu "Mart kapıdan baktırır kazma kürek yaktırır" sözünü unutmayarak, arılarımızı Soğuk mart aylarına göre hazırladık.

Bu gün öğle saatlerinde güzel bir hava, bu havayı arılarımız çok hızlı hareketlerle değerlendirdiler fırsatı kaçırmadılar. Öğleden sonra ise yağmur yağmaya başladı, hava sıcaklığı güzel bahar yağmuru gibi.

Aşağıdaki videoları bu gün çektim. Arılarımız çalışıyor biz de boş durmayalım en azından onları görüntüleyelim dedim, bu görüntüler ortaya çıktı.





6 Mart 2010 Cumartesi

DADANT KOVAN

Dadant kovana geçen sene iki adet kendim yaparak sahip oldum, şu ana kadar durumları iyi görünüyor. Bu kovanları yaparken, ülkemizde kullanılmıyor, çerçeveler uymuyor, taşıması zor, standart değil, vb. bir sürü negatif eleştiri almama rağmen ben bu kovanları yaptım. Bu gün ise langstroth kovanlarla çalışmama rağmen, kışlama yönünden dadant kovanlarım çok başarlı oldu. Tabi ki denemeler sürecek. Uzman arıcılık'ta bu konu ile ilgili konuşurken. Ahmet ŞAFAK arıcı arkadaşımız, niye uğraşıyorsun bu kovandan ben de de var ben kullanmıyorum al götür demesi üzerine, Bu kovanı aldım getirdim.

Kullanılmadığı için toprağa değen bölümlerde çürüme olmuş, ufak tefek bakımını yaparak güzelce temizleyip kullanacağım.

Taban tahtası kovanın gövdesine geçmeli olarak yapılmış. Kovanı inceleyince çok işçilik yapıldığı hemen fark ediliyor. Ahmet Bey Bulgaristan'dan gelmiş bir arıcının bu kovanları yaptığını söylemişti. Zaten konu da böyle açılmıştı. Uzman Arıcılık'ta sohbet esnasında bir arıcı arkadışımız, Bulgaristan'dan gelmiş olan iki adet dadant kovanı olduğunu söyleyen bir arkadaş vardı. İsmini hatırlayamadım, Arıcı arkadaşlara bu olayı anlatmam ve o arkadaşa ulaşmaya çalışmak için konuyu açmıştım, ben de bir tane var kullanmıyorum diyerek bu kovanı verdi. Neyse o arkadaşımız belki bu yazıları okur ise belki bana ulaşabilir. Kovanların çok ağır ve standart dışı diye şikayet etmişti ve hiç bir işe yaramıyor öylece duruyor demesi üzerine ben onda bulunan iki adet kovana talip olmuştum.

Kovanlarımızda bulunan çatlak veya aralık kalan yerleri petek güveleri hemen dolduruyor. Taban tahtasının geçmesi için açılan yatağın boşluklarına hemen çöreklenmişler.


Temizlendikten sonra bayağı güzel oldu.


Yukarıda belirtmiştim, yukarıda ve aşağıdaki resimde görülen küçük bir parça ile kovanın taban tahtasını tutuyor veya iki kenarda bulunan bu küçük parçaları çıkartarak öne doğru çekilince taban tahtası çıkartılıp alınabiliyor. Yerine takarken taban tahtası arkaya doğru iterek yerine oturtuluyor ve her iki taraftan bu küçük parçalar takılıp sıkıştırılıyor.



Kovan içerisinde bulunan çerçeveler ile kovan tahtası arasında kalması gereken boşluğun ayarlanması için ise çerçevelerin kaşıkları ile kovan tahtası arasına 7,5mm. genişliğinde küçük parçalar sabitlenmiş.

Kovan örtü tahtası ise yukarıda görüldüğü gibi yapılmış çok amaçlı olarak.


Kovan örtü tahtasının tam olarak kovanın üzerine oturtmak için ayrıca 10mm derinlikte bir yatak açılmış ve bu sayede örtü tahtası buraya oturtulduğu zaman her hangi bir yöne kayması engellenmiş.


İnternet ortamında kovan fiyatları tartışıldığı ortamlarda, şimdi düşünüyorum, bu işçilik ile yapılan kovanlar acaba kaç Tl. mal olur. Üst kapak ise çatı şeklinde yapılmış. Gezici arıcılık yapanlar için uygun olmayan bir durum da burada var tabii.
Ben deneme amaçlı olarak bu kovanlardan 5 veya 6 tane daha bu sene yaparak bahçemin bir kenarında deneme yapmayı istiyorum. Soğuk iklim kovanı deniyor. Benim yaşadığım bölge zaten soğuk iklime sahip, bu sene hariç tabii onu hemen belirteyim bu sene kış olmadı desem yalan olmaz. Hemen olmasa da bir kaç yıl denemeden sonra ne yapacağıma karar veririm.

2 Mart 2010 Salı

ARI FARKI MI?

Sabahtan güzel havayı görünce Hacı ağabeyin arılarını da kontrol edelim dedik ve iyi havayı değerlendirdik. Öğleden sonra çıkan rüzgar yağmur bulutlarını topluyor. Bu akşam yağar inşallah.

Kovanları kontrol ederkenbu kovan dikkatimi çekti. Diğerlerinden biraz farklı idi. Kovanın üstü bez ile örtülmüştü, kovanların hepsinin üzeri bezle örtülü bu arılar birde kendileri kapatmışlar. Yakın çekimlerde görünüyor çerçevelerin hepsini ince bir mum ile birbirine yapıştırmışlar. Acaba örtü bezinin kendilerini soğuktan koruyamayacağını mı düşündüler.


Kovanlarda bal durumunu ve yavru durumu kontrol edildi. Güçlü kovanlar, problem yok 10 çerçeveli kapattıklarımız aynı şekilde çıkmışlar. Yine de Mart ayında gelecek olan soğuklara karşı bazılarından bir iki çerçeve alarak daha da sıkıştırdık, bazılarını da öylece kapattık. Son olarak da varoa ilacı yaparak kovanları kapattık.

1 Mart 2010 Pazartesi

ANAARI ÇİFTLEŞTİRME KOVANLARI

Bu gün anarılarıları çiftleştirme kovanlarını kontrol ettim. İki senedir sonbaharda ana arı bırakarak kışlatma yapıyordum. Bu sene de aynısı oldu hiç kayıpsız olarak şu ana kadar çıktılar. Bu gün şurup verdim. Nisan ayına kadar kovan olacaklar. Büyük kovanlardan olan kayıplarımı karşılayacaklar sanırım. 21 adet ana arı şu anda elimde hazır vaziyette.

Bir çerçevenin arkalı önlü fotoğrafı yukarıdaki ve bu resim. hızlı bir şekilde yaparken fotoğraf çekmeye zaman olmuyor. Bu iki fotoğrafı alabildim. Bal stokları azalmış. bazı kovanlarda da ballı fazla çerçeveler vardı. Balı fazla olanlardan almış olduğum ballı çerçeveleri bal stokları azalmış olanlara verdim. Ayrıca hepsine 300 gr. şurup takviyesi yaptım. Böyle giderse, bundan sonra besleme yapmam gerekecek.