Bu hafta sonu Vadiye Ankara'dan Arıcı Dostumuz Hayyam gelecekti. Sabah erkenden Mahmudiye'den Hareket saat 07.00 Eskişehir'den vadiye hareket. Arkadaşlar arabaya Ballık yüklemek için yol üzerindeki köye uğrayınca ben onları geçip yola devam ettim.
Yol dağa çıktıkça kış günlerini andıran sisli puslu bir hava zaman zaman sisten görüş mesafesi 100 metrenin altına düştüğü oluyor. Dağ geçilip vadiye doğru inişe geçildiğinde ise hava açık sis dağın başında görünüyor.
Vadiden dağın görünüşü. Dağ başını duman almış gibi. Vadiye indikten sonra Mayıslarda bulunan kahvenin önünü geldiğimde süprizle karşılaştım. Ben 06 plakalı araç ararken kahvenin önünden Hayyam bana sesleniyor. Biz Eskişehir'den gelene kadar dostumuz Ankara'dan gelmiş. Hemen oturduk çaylar geldi, yeni geldiğini söyleyince rahatladım tabi ki muhabbet sohbet derken fotoğraf çekmeyi unuttuk.
Bu sırada biz ikinci çayları içerken Ekip intikal etti. Tabii araç değişti büyük araçla çünkü dağa çıkılacak safari gibi kalabalık olunca araç mecburen büyük olması gerekiyor. Neyse ki bu Erol' un transporter ile halledilmiş.
Hayyam ve Yusuf' kavhvaltı öncesi
Herzamanki kahvede toplu halde sabah kahvaltısı.
Yusuf GÜRBÜZ Ankara'dan gelen damızlık Anaarıyı inceliyor. Yanında Hayyam ve Gürbüz Anaarı hakkında bilgi alıyor.
Hayyam'ın arabası arka koltuk ve ön koltuk tamamen ana çiftleştirme kutuları ile dolu ön koltuğu boşaltarak kendine yer açıyor Yusuf buradan dağru arılıklara hazırlık yapılacak sonra dağdaki çiftleştirme kutuları kontrol edilecek bu işler çok nasıl yetişiriz bilemiyorum.
Kahvaltı faslı bittikten sonra herkes araçlara arılığın yolunu tuttu bende öyle yaptım. Yapılacak işlerden öncelikli olan kovanlar açılacak diğerleri daha sonra bakakabilirdim. Ana memesi taktığım kovana baktım. Ana arı çıkmış fakat zaman dar olduğundan anayı falan aramadım hemen geri kapattım.
Daha önce verilen dağgüzelinin kızlarından birisi yumurtlamaya başlamış. Fazla rahatsız etmeden onu da kapattım. Diğer bir kovanı açacaktım ki telefon Halil telefonda "dağa doğru çıkıyoruz yola 10 dakkaya orada oluruz" deyince hemen toparlandım. Dağa çıkıyoruz hazırlık yapıldı. Yola çıktım araba geliyorndu biraz geciksek kaçıracağız.
Dağdan dönüldüğünde yemek faslı ondan sonra arılığıma dönüş bayağı geç olmuştu. Sıkışık olduğunu tahmin ettiğim kovanlara baktım bir tanesi ne de mecburen kat attım. İlk katımızı attık hayırlısı olur inşallah aşağıdaki resimde görülüyor. iki yanında bulunan kovanlar birisi ruset bu kat attığım kovandan bölünme hayırlısı bakalım maaşallah çok hızlı ilerliyor.
Dağdaki bölümü ve yemek bölümü daha sonra videoları yükleyebilirsem.
Bu hafta sonu Vadiye Ankara'dan Arıcı Dostumuz Hayyam gelecekti. Sabah erkenden Mahmudiye'den Hareket saat 07.00 Eskişehir'den vadiye hareket. Arkadaşlar arabaya Ballık yüklemek için yol üzerindeki köye uğrayınca ben onları geçip yola devam ettim.
Yol dağa çıktıkça kış günlerini andıran sisli puslu bir hava zaman zaman sisten görüş mesafesi 100 metrenin altına düştüğü oluyor. Dağ geçilip vadiye doğru inişe geçildiğinde ise hava açık sis dağın başında görünüyor.
Vadiden dağın görünüşü. Dağ başını duman almış gibi. Vadiye indikten sonra Mayıslarda bulunan kahvenin önünü geldiğimde süprizle karşılaştım. Ben 06 plakalı araç ararken kahvenin önünden Hayyam bana sesleniyor. Biz Eskişehir'den gelene kadar dostumuz Ankara'dan gelmiş. Hemen oturduk çaylar geldi, yeni geldiğini söyleyince rahatladım tabi ki muhabbet sohbet derken fotoğraf çekmeyi unuttuk.
Bu sırada biz ikinci çayları içerken Ekip intikal etti. Tabii araç değişti büyük araçla çünkü dağa çıkılacak safari gibi kalabalık olunca araç mecburen büyük olması gerekiyor. Neyse ki bu Erol' un transporter ile halledilmiş.
Hayyam ve Yusuf' kavhvaltı öncesi
Herzamanki kahvede toplu halde sabah kahvaltısı.
Yusuf GÜRBÜZ Ankara'dan gelen damızlık Anaarıyı inceliyor. Yanında Hayyam ve Gürbüz Anaarı hakkında bilgi alıyor.
Hayyam'ın arabası arka koltuk ve ön koltuk tamamen ana çiftleştirme kutuları ile dolu ön koltuğu boşaltarak kendine yer açıyor Yusuf buradan dağru arılıklara hazırlık yapılacak sonra dağdaki çiftleştirme kutuları kontrol edilecek bu işler çok nasıl yetişiriz bilemiyorum.
Kahvaltı faslı bittikten sonra herkes araçlara arılığın yolunu tuttu bende öyle yaptım. Yapılacak işlerden öncelikli olan kovanlar açılacak diğerleri daha sonra bakakabilirdim. Ana memesi taktığım kovana baktım. Ana arı çıkmış fakat zaman dar olduğundan anayı falan aramadım hemen geri kapattım.
Daha önce verilen dağgüzelinin kızlarından birisi yumurtlamaya başlamış. Fazla rahatsız etmeden onu da kapattım. Diğer bir kovanı açacaktım ki telefon Halil telefonda "dağa doğru çıkıyoruz yola 10 dakkaya orada oluruz" deyince hemen toparlandım. Dağa çıkıyoruz hazırlık yapıldı. Yola çıktım araba geliyorndu biraz geciksek kaçıracağız.
Dağdan dönüldüğünde yemek faslı ondan sonra arılığıma dönüş bayağı geç olmuştu. Sıkışık olduğunu tahmin ettiğim kovanlara baktım bir tanesi ne de mecburen kat attım. İlk katımızı attık hayırlısı olur inşallah aşağıdaki resimde görülüyor. iki yanında bulunan kovanlar birisi ruset bu kat attığım kovandan bölünme hayırlısı bakalım maaşallah çok hızlı ilerliyor.
Dağdaki bölümü ve yemek bölümü daha sonra videoları yükleyebilirsem.
Kayıtlar
.jpg)
.jpg)
2 yorum:
gösterdiğiniz yakın ilgiye teşekkür ederim dostum iyiki varsınız
sevgili dostum uğur arıcılıkta iki kere iki dört etmiyor.Bana kaç eder derseniz cevabım beş veya üç derim.Arkasından da eklerim nadiren de dört eder diye ama sizin sorunuzun cevabına gelince iki çıtalı yeni bir kovan oluşturursanız mevsime yetişmesi zor bizim yöre için konuşuyorum. Fakat iyi bir kovan oluşturursanız bu tarihe göre 5-6 çerçeveli bal akımına yetişebilir. Tabii bunun yanında da mevsimin iyi gitmesi lazım şu an iyi gidiyor.hayırlısı hem biz yeni yetişen analar için ayrı kovan yapmıyoruz.Mevcut kovanların analarını değiştiriyoruz şimdilik bal yaparmı onu da bekleyip göreceğiz biz askerleri yetiştiriyoruz savaşırlarmı yangelip yatarlarmı bilemem sonuç iyi olur inşallah. SELAMLAR
Yorum Gönder