22 Nisan 2010 Perşembe

YAĞMURLAR YAĞDI

Nisan yağmurları bu sene çiftçimizin ve arıcılarımızın da yüzünü güldürecek inşallah. Aslında yağışlar çok gibi görünse de geçen seneye oranla yağışların düşük olduğunu, yağışların istatistikleri tutan İlçemizdeki TİGEM görevlileri ile yapılan sohbetten öğrenmiştim. Bu yağışlardan sonra istatistikler geçen yıla yaklaşmıştır umarım. Yağmurlarla birlikte kovanların önündeki otlar birden büyüdü, biçilme zamanı geldi.


Bahçemde bulunan lale çiçekleri ve kovanların önündeki papatyalar. Yağmurlarla birlikte çok çabuk geliştiler. Bahar daha bizim buralara yeni gelmeye başladı, diyebiliriz.

Eskişehir'den İlçemize giriş, çevre yolundan ayrıldıktan sonraki bölüm. Geçen dönem Belediye Başkanımız altyapısını hazırlamıştı, Bu dönem Belediye Başkanımız yolu bölünmüş olarak gidiş geliş li çift yol olarak ilçemiz hizmetine sunuldu. Bu görüntüden Belediye görevlilerinin çalışmaları sonucunda aşağıda görüldüğü gibi ağaçlandırma çalışmaları devam ediyor.


Ağaçlandırma çalışmalarını görütülemek için gittiğimde; Belediye Başkanımız Ayşe Hanım da yapılan çalışmaları yerinde görmek için ağaçlandırma çalışmalarının yapıldığı yerde idi. Yapılacak ağaçlandırma çalışmaları hakkında kısa bir sohbetten sonra, çalışan arkadaşlara kolay gelsin diyerek ayrıldım.

Yapılan bu çalışmalırın biz arıcıları ilgilendiren yönünü arıcı arkadaşlarımız tahmin etmiştir sanırım. İlçemiz de çok miktarda Akasya ağacı bulunmaktadır, bu ağaçlar bizlere babalarımızdan dedelerimizden kalmış. Akasya ağaçları çiçeklendiği zaman arılarımızın keyfine değmeyin.
Fakat bu ağaçlar yıllanmış, yaşlanmış bu yüzden bu ağaların yenilerinin dikilmesi gerekiyor, ne zaman yeticek dememek lazım bizden sonra gelenlere yetişir. Ayşe GÜNEY Başkanımızla yapılan görüşmede, akasya, akağaç, çam türlerinin yanında ıhlamur ağaçlarına da ağırlık verildiğini öğrendim. Çok miktarda da ıhlamur ağacının dikildiğini ve daha dikileceğini söyledi. Bu gün olduğu gibi, bu ağaçlar büyüdüğünde yani gelecekte de ilçemizin arıcılık için iyi olan florasının daha iyi olacağını ümit ediyorum.

Arılarımıza gelince, Sonbaharda 10 çerçeve ile kapattığım arılarım bu günlerde 10 çerçeve ballık koymak için henüz erken olmasına rağmen, havalar birkaç güne kadar iyileşirse yani yağmurlar kesilirse iyi bir bakım yapılacak. 6 çerçeve ile kapattıklarıma birer çerçeve takviye yaparak, katları koymaya başlayacağım inşallah.

Bu kovanıma kat koydum, fakat meçburiyetten oldu. Duvar çerçeveleri haricinde 8 çerçeve duble kapalı yavru bulunuyordu. Havalar yağışlı olduğu için diğer işlemler yapılamadığından, ben de üzerine ballık koyarak, kata da geçen sonbaharda alınan ballı peteklerden 5 adet koydum. Arılar hem açlık sıkıntısı çekmesin, hem de biraz yerleri genişlesin diyerek yaptım bu işlemi, havalar iyileştiği zaman gereğni yaparım. Günü kurtaralım yeter dedik.

Polenciler iş başında, giriş deliği biraz dar gelmeye başlamış, burası Anadolu birden açmak da olmuyor işte, idare etsinler artık. Yavaş yavaş açılacak girişler.



Kovan önündeki papatyalar biçildikten sonraki durumu, bir taraftan da yenileri yetişiyor.



Kiraz ağaçları, fişne ağaçları çiçeklendi. Fakat hava kapalı ve yağmur yağacak gibi görünüyor. Fotoğraflar gündüz çekildi, akşam çekilmiş gibi görünüyor.




Bahçedeki lale çiçekleri ömürlerini tamamladılar. Yanlız bir tanesi yeni çiçek açmış, böyle bir renk de lale çiçeğinde başka görünüyor.


Bunlarda içeriden, saksıdaki çiçeklerden.

Mahmudiye' de akşam, Kırkkız dağından güneş batarken, Mahmudiye'nin doğusunda bulunan Çaltepesinden güneşin batışı. İlçemiz tam net olarak görünmüyor. Aşağıdaki video da yağmurun yağmasını görüntüledim.


7 Nisan 2010 Çarşamba

BAHÇE ÇALIŞMALARI

Arıcılıktan kalan zamanlarımı bahçe işleri ile uğraşarak değerlendiriyorum. Bu sene bahçeye kabak ekmek istediğimi arıcı arkadaşlarla yapılan sohbet esnasında söyleyince. Uzman arıcılık tan Hüseyin Bey kendisinde çok güzel kabak olduğunu söyleyince ben de çekirdeğinden istedim.
Hüseyin Bey kabak çekirdeği yerini komple kabağı verdi. Çekirdekleri almak için kabağı kestiğimde ise bu manzara ile karşılaştım.




Kabak tohumlarını almakta geçikmişim demek ki. Kabağın içinde çekirdekler yeşillenmiş, kök salmış.



Köklenmiş de olsa bunlardan 10 tane ayırarak, küçük plastik bardakların altlarını delerek plastik bardaklara diktim. Daha doğrusu zedelemeden gübreli toprak ile plastik saksılara gömdüm.

Netice ne olacak bilmiyorum. İnşallah iyi olur, topraktan çıkabilirlerse toprağa indiririm. Olmazsa iptal eder, hersene diktiğim ak kabak denilen cinsten ekerim.